Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | ruhsal olarak | mentally zf. | ||
I want to become both physically and mentally stronger. Hem fiziksel hem de ruhsal olarak daha güçlü olmak istiyorum. More Sentences |
||||
Genel | ruhsal olarak | psychologically zf. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | entelektüel, kültürel veya ruhsal olarak aydınlatıcı kimse | illuminator i. |
Genel | ruhsal olarak temizlemek | baptise f. |
Genel | ruhsal olarak arındırmak | baptise f. |
Genel | ruhsal olarak temizlemek | baptize f. |
Genel | ruhsal olarak arındırmak | baptize f. |
Genel | entelektüel, kültürel veya ruhsal olarak aydınlatmak | illustrate [obsolete] f. |
Phrases | ||
İfadeler | bedensel ve ruhsal olarak | in body and mind zf. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | birine kendini ruhsal veya fiziksel olarak zayıf hissettirmek | knock the stuffing out of somebody f. |
Medical | ||
Medikal | özellikle işitme sinirinde ruhsal açıdan sağlıklı olmayan değişime bağlı olarak sinir sisteminin bazı bölümlerinde ortaya çıkan bir tür sağırlık | nervous deafness i. |
Social Sciences | ||
Sosyal Bilimler | entelektüel, kültürel veya ruhsal olarak üstün olduğuna inanma | illuminism i. |
Religious | ||
Dini | ruhsal olarak yenilemek | renew f. |
Philosophy | ||
Felsefe | insanlığın ahlaki veya ruhsal olarak mükemmelleştirilebileceğine inanan kimse | perfectionist i. |